“Hayata Değer Katan İnsanlar: İlk Konuğum Sevilay Bentürk”
İşte Sevilay’ın İlham Veren Tutkusu: Sabun yapımı
Soru: Kendi hikayenizden ve bu hobiye nasıl başladığınızdan bahseder misiniz?
Cevap: Uzun yıllardır Hollanda’da yaşıyorum ve günlük hayatımda toplum hemşiresi olarak çalışıyorum. Sağlık hizmetlerinin planlanması ve koordinasyonu, özellikle de Sağlık Sigortası Yasası ve Uzun Süreli Bakım Yasası kapsamında, benim sorumluluk alanıma giriyor. Ayrıca, Komple Ev Paketi (VPT) projesini yürütüyorum. Hükümetin bu yeni planıyla, insanların mümkün olduğunca uzun süre evde kalması hedefleniyor, bu da işimi hem zorlu hem de tatmin edici kılıyor. Yoğun bir iş temposuna sahip olduğum için, zihinsel olarak dengeyi bulmak adına boş günlerimi çok sevdiğim bir hobiyle değerlendiriyorum: zanaat sabun yapımı. Sabun yapımı benim için sadece bir hobi değil, aynı zamanda işin stresinden arınmanın bir yolu. Kendi sabun üretim hattımı kurma süreci, hem yaratıcı hem de terapötik bir deneyim haline geldi.
Soru: Başlangıç aşamasında ne gibi zorluklarla karşılaştınız?
Cevap: Sabun yapımı, sadece kimyasal süreçleri anlamak değil, aynı zamanda sabırlı olmayı ve dikkatli olmayı gerektiren bir süreç. İlk başta teoriyi öğrenmek ve bunu pratiğe dökmek oldukça zorlayıcıydı. Deneme yanılma sürecinde birçok hatayla karşılaştım, ancak her hata, bir öğrenme fırsatı oldu. Zaman yönetimi de büyük bir zorluktu; iş, ev ve hobim arasında denge kurmak kolay olmadı. Ancak sabun yapımı, bana bu zorlukların üstesinden gelme konusunda azim kazandırdı. Ayrıca, sabun üretiminde kaliteli malzeme temini ve doğru formülleri bulmak da zaman aldı. Ama tüm bu süreç, sabunun sadece bir ürün değil, emek ve sevgiyle şekillenen bir sanat eseri olduğunu öğretti.
Soru: Ne çeşit sabunlar yapıyorsunuz ve yapım süreci hakkında bilgi verebilir misiniz?
Cevap: Yaptığım sabunlar, genellikle zeytinyağı, hindistancevizi yağı, hint yagi, kakao yagi ve shea yağı gibi doğal ve besleyici yağlardan oluşuyor. Bu yağların cilt üzerindeki faydalarını göz önünde bulundurarak, her bir sabun formülünü özenle tasarlıyorum. Sabun yapımı süreci, öncelikle yağların ve kostik soda gibi temel malzemelerin hassas ölçümlerle karıştırılmasıyla başlıyor. Ardından, bu karışım kalıplara dökülüyor ve 4 hafta boyunca kuruma aşamasında bekletiliyor. Bu süreçte sabunlar, doğal yollarla olgunlaşıyor ve cildi besleyen, nazik temizleyiciler haline geliyor. Bu yönteme soğuk proses deniyor ve bu yöntemle yapılan sabunlar, hem besleyici özelliklerini koruyor hem de uzun süre dayanıklı oluyor. Ayrıca, sabunlarımda kullandığım her bir hammaddenin organik ve sürdürülebilir olmasına özen gösteriyorum. Ambalaj konusunda da aynı hassasiyeti gösteriyorum; çevre dostu ve geri dönüştürülebilir malzemeler kullanarak, çevreye olan etkimi en aza indirmeye çalışıyorum. Her aşamada, doğal kaynakları koruma ve çevre bilinciyle hareket etme ilkelerine bağlı kalıyorum.
Soru: Sabun yaparken en çok dikkat ettiğiniz noktalar nelerdir?
Cevap: Sabun yapımında en çok önem verdiğim iki temel konu var: güvenlik ve hijyen. Bu nedenle, evimizin garajında özel olarak tasarlanmış ikinci mutfak alanımız bulunuyor. Burada, tamamen hijyenik koşullar altında çalışıyorum. Sabun yapımı sırasında kullanılan kimyasalların doğru şekilde işlenmesi, hem benim hem de çevremdekilerin güvenliği açısından büyük önem taşıyor. Ayrıca, sabun üretimi sırasında hijyen kurallarına uyarak, ürünlerin kalite standartlarını en üst seviyede tutmayı hedefliyorum. Çalışma alanımın temizliği ve kişisel koruyucu kullanımı gibi önlemler, rutinimin bir parçası.
Soru: Yaptığınız sabunların kalitesini nasıl değerlendiriyorsunuz ve bu kaliteyi sağlamak için neler yapıyorsunuz?
Cevap: Hollanda’da bakım ürünlerini satışa sunmak için birçok sertifikasyon ve denetim sürecinden geçmek gerekiyor. Bu süreçlerin her biri, sabunlarımın yüksek kalite standartlarına uygun olup olmadığını değerlendirmek için bir fırsat sunuyor. Sabun formüllerimi önce Oxford’da sertifikalandırdım ve ardından Hollanda’da gerekli başvuruları yaptım. Üretim sürecinin her aşamasını titizlikle belgeleyerek, kalite kontrolünü en üst düzeyde tutuyorum. Ayrıca, her yeni parti sabunu önce kendim test ediyor, ardından cilt üzerinde güvenli olduğunu doğruluyorum. Bu sayede, sabunlarımın her biri yüksek kaliteli ve güvenli ürünler olarak raflardaki yerini alıyor.
Soru: Geleneksel yöntemler mi kullanıyorsunuz yoksa modern teknolojilerden de faydalanıyor musunuz?
Cevap: Sabun yapımı, tarih boyunca gelişmiş bir zanaat olarak kabul edilir ve ben bu geleneği yaşatmayı önemsiyorum. Geleneksel yöntemlerle çalışmayı tercih ediyorum; bu, her sabunun elle yapılmasını ve doğal olarak olgunlaşmasını içeriyor. Ancak, modern teknolojinin sunduğu imkanlardan da faydalanıyorum. Örneğin, sabun formüllerimi geliştirirken bilgisayar destekli programlardan yararlanıyor ve her bir formülün hassas ölçümlerini yapıyorum. Ayrıca, malzeme tedarik zincirimi optimize etmek için modern lojistik ve çevre dostu ambalaj teknolojilerini kullanıyorum. Bu şekilde, hem geçmişin değerli zanaatını yaşatıyor hem de günümüz teknolojisinin sunduğu avantajları en iyi şekilde değerlendiriyorum.
Soru: Sabun yapımıyla ilgilenen gençlere veya bu alanda kariyer yapmak isteyenlere ne gibi tavsiyeler verirsiniz?
Cevap: Kendi meslek alanımda defalarca başarıyı tatmış biri olarak, şimdi hayallerle dolu bir yolda ilerliyorum. Sabun yapımı benim için sadece bir hobi değil, aynı zamanda bir tutku ve yaşam biçimi haline geldi. Bu alana ilgi duyan gençlere tavsiyem, öncelikle sabırlı olmaları ve her adımda öğrenmeye açık olmalarıdır. Sabun yapımı, dikkat, özen ve zaman gerektiren bir süreçtir. Ancak, bu süreç aynı zamanda büyük bir tatmin ve yaratıcılık kaynağıdır. Kendi formüllerinizi geliştirin, denemekten korkmayın ve en önemlisi, her zaman kaliteli ve doğal malzemeler kullanmaya özen gösterin. Hayallerinizin peşinden gidin ve üretici olmanın hazzını yaşayın. Dünya, daha fazla el emeğine, sevgiye ve özene ihtiyaç duyuyor.
“Soruları yanıtlayarak zaman ayırdığın ve yaşama sevincini bizimle paylaştığın için çok teşekkürler, Sevilay. Her şey gönlünce olsun!”



Bir yanıt yazın